İfşalar etkili oluyor mu?

Aslında çağdaş bir ülkede ve hukuk devletinin geçerli olduğu bir yerde bizde gerçekleşen ifşalar, iktidarı kolaylıkla yerinden eder. Peki, bu nasıl gerçekleşir? İki mekanizma devreye girer. Birincisi kamuoyu baskısı ve diğeri de hukuksal süreçtir.

Bu ifşalar ve diğer bazı olaylar devleti ele geçirenlerin bir suç örgütüne dönüştüğünü net olarak göstermektedir. Uzun yıllardır devlet egemen olanlar çeşitli düzeylerde kamu ihalelerinden pay almayı ve bu ilişkilerde rüşveti alışkanlık haline getirerek zenginleşmiş gözüküyorlar.

Sedat Peker ile başlayan, Muhammed Yakut ile ve ardından da Ali Yeşildağ ile devam eden bu ifşalar, içeriden bilgi şeklinde gerçekleşiyor. Yani ifşacılar söz konusu suç organizasyonun içinde olup, belli bir anlaşmazlık sonucu olay yerini ter eden veya etmek zorunda olan kişiler.

Yaptıkları ifşalar yolsuzluk, rüşvet ve cinayetleri içeriyor. Önemli isimler, adresler ve özel bilgiler veriyorlar. İnkar eden yok ama soruşturan da yok. Bu kurumsal çöküş ile ilgili bir durum. Çok vahim bir çürüme.

En az bunun kadar önemli bir sorun kamuoyunun hali. Muhalefet partileri de bu ifşaların üzerine yeterince gitmediği gibi bölünmüş kamuoyunda da gerekli tepki oluşmuyor ne yazık ki.

Bunca yolsuzluk, rüşvet ve cinayet ihbarları, adeta bir magazin olayı gibi sosyal medyada yer buluyor.

Post truht çağ (gerçek ötesi/sonrası, çarpıtılmış gerçeklik) böyle bir sonuca yol açıyor. İçinde bulunduğumuz çağ, nesnel gerçeklik karşısında halk kitlelerinin kişisel veya grupsal duyguları ya da çeşitli çıkarları nedeniyle gerçeklikten kopma hali bir yerde. Bu çağın en önemli niteliklerinden biri kutuplaşmış kitlelerin kendi akis odalarında terapi yaparak kendi gerçekliğini yaratmasıdır. Bunun hayatta karşılığının olması veya tutarlı bir durum olması hiç gerekli değildir.

Bu ortamda söz konusu ciddi ifşalar, bölünmüş kamuoyunda farklı etkiler yapmakla birlikte aynı sonuca yol açmaktadır.

Muhalif kamuoyu, zaten bunlardan da bu beklenir, diye karşılıyor bu ifşaları. Sosyal medyada bunları sürekli dolaşıma sokarak da yüreğine su serpiyor. İktidar yanlısı kamuoyunda bunlar yalan ve muhalefetin uydurması olarak görülüyor. Ya da belli ölçüde yolsuzluk ve rüşvet olağan sayılıyor.

Dolayısıyla kamuoyunu sarsması gereken ifşalar, hukukun da etkisiz olduğu koşullarda, kamuoyu duyarsızlığını beslemekte ve suçu normalleşmesine katkı yapmaktadır.