Çeşme’de 3 Gencin Öldürüldüğü Davada Tanıklar Dinlendi

Acılı aileler tepki olarak mahkeme salonuna girmedi…

İzmir’in Çeşme ilçesinde geçen yıl 3 kişinin tabancayla öldürülüp 1 kişinin yaralanması olayıyla ilgili 3 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Çeşme Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, tutuklu sanıklar B.B. ve O.A. cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katılırken, tutuksuz sanık Ö.Ö., hayatını kaybedenlerin yakınları ve taraf avukatları duruşmada hazır bulundu. Duruşmada maktullerin yakınlarına söz verildi; ancak Mehmet Sait Medeni’nin annesi Sarihe Medeni fenalaşması nedeniyle dışarı çıkarıldı.

Aynı zamanda tanıkların da dinlendiği duruşmada savunma yapan O.A., tarafları barıştırmak için olay yerine gittiğini savundu. Sanık B.B., “Böyle bir şeyin yaşanmasını gerçekten istemezdim.” derken, sanık Ö.Ö. de karşı tarafı tanımadığını, arkadaşının çağırması üzerine olayın yaşandığı yere gittiğini iddia etti.

Mağdur ailelerin avukatlarından Levent Kahya, olayın sadece basit bir ‘yan bakma’ kavgası olmadığını belirterek, maktul yakınlarının tepki olarak duruşmaya girmediklerini söyledi. Kahya, sanık B.B.’nin tetikçi olduğunu düşündüklerini öne sürerek Adli Tıp Kurumu raporunun eksik olduğunu ve bunun tamamlanmasını talep etti. Ayrıca sanığın tek başına hareket etmediğini, olayın arkasında başka kişilerin olabileceğini belirtti. Yapılan atışların hedefe ulaştığını ve boşa gitmediğini vurgulayan avukat, bu durumun suçun planlı bir iş birliğiyle gerçekleşmiş olabileceğini gösterdiğini ifade etti. Bazı kamera kayıtlarının eksik veya bozuk olduğunu, MOBESE, at çiftliği, benzin istasyonu ve villalardaki güvenlik kameralarının görüntülerine ulaşılamadığını, tanıkların olay yerinden kaçması ve bazı kişilerin ifade vermemesi nedeniyle soruşturmanın zorlaştığını dile getirdi.

Avukat, olayda kullanılan silahlarla ilgili detaylı inceleme yapılmasını talep etti. Özellikle Mustafa Macit  isimli şahsın silahlarının çalındığı iddiasının araştırılmasını ve kaybolan silahların tespit edilmesini ve bu kişinin mahkemede sorgulamasını istedi. Olayın tasarlanmadan mı gerçekleştiğinin, sanığın tek başına mı yoksa başka kişilerle bağlantılı mı hareket ettiğinin araştırılması gerektiğini  tekrar vurguladı.

Soruşturma sürecinde eksik kalan delillerin tamamlanmasını talep eden avukat, telefon kayıtları, MOBESE ve diğer kamera görüntülerinin ve HTS kayıtlarının incelenmesini, olay yerindeki DNA ve teknik delillerin doğru şekilde değerlendirilmesini istedi. Ayrıca sanıkların kaçış güzergahları ve eylemlerinin detaylı şekilde araştırılmasını, mağdur ailelerin adalete güvenini sağlamak amacıyla soruşturmanın eksiksiz yürütülmesini talep etti.

Maktul yakınları, sanık avukatlarının savunma yaptığı sırada ve tutuklu yargılanan O.A.’nın da tutuksuz yargılanması gerektiğini söylediği sırada tepki göstererek mahkeme salonunu terk etti. 

Ölen gençlerin aileleri, adliyenin dışında da tepkilerini sürdürdü. Ölen gençlerden Azat Demir’in babası Mehmet Demir, “Ben 35 senedir burada esnafım, dişimle tırnağımla çalıştım, ben oğlumu bu katiller için yetiştirmedim.” dedi. Acılı aileler adalet taleplerini yineledi.

Mahkeme heyeti, sanıkların mevcut halinin devamına karar verip, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.

Olay

İzmir’in Çeşme ilçesinde 28 Kasım 2024’te çıkan silahlı kavgada, Azat Demir, Abdurrahim Doğan ve Mehmet Sait Medeni ölmüş, A.M. yaralanmıştı. Olayın ardından kaçan şüphelilerden O.A. ve Ö.Ö. polise teslim olmuş, B.B. ise polis ekiplerince yakalanmıştı.

Çeşme Cumhuriyet Başsavcılığı, tutuklu sanık B.B. hakkında 3 maktule karşı “kasten öldürme” suçundan 3 kez müebbet hapis, A.D. ve A.M.’ye karşı “kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan 18’er yıl ve “ateşli silahlar kanununa muhalefet” suçundan 3 yıl hapis, tutuklu sanık O.A. ve tutuksuz sanık Ö.Ö. hakkında ise “kasten öldürmeye yardım etme” suçundan 15’er yıl, “kasten öldürmeye teşebbüse yardım etme” suçundan 9’ar yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açmıştı. Mahkeme iddianameyi kabul etmişti.