Geçtiğimiz cumartesi günü, Güdoder ve Çeşme Çevre Platformu çağrısı ile daha önce Gücücek koyunun kamuya bırakılması eylemlerinin devamı niteliğinde bu kez Çeşme-Ovacık Azmak koyunda HAVLUNU DA AL GEL eylemi yapıldı.
Eylemin ana sloganı KIYILAR HALKINDIR, HALKIN KALACAKTIR idi.
Bu slogan bir ÇIĞLIKTIR.
Bu slogan kaybedilmiş bir hakkın tekrar kazanılmasına çağrıdır.
Haklı, meşru , yaşam hakkımızı savunan , doğamızın korunması için bir çağrı.
Nelere sahiptik, neleri kaybettik, nasıl geri kazanacağız. Bu eylem ile birlikte yanıtlamamız gereken sorulardır.
Nelere sahiptik peki; Cumhuriyetin ana değerlerinin başlıcaları LAİKLİK, DEVLETÇİLİK(KAMUCULUK) ve BAĞIMSIZLIK.
Neleri kaybettik peki; HEPSİNİ ne yazık ki.
Nasıl geri kazanacağız peki; haklarımıza sahip çıkarak. Onlar için mücadele ederek. Haklarımız başta anayasamız ve kanunlarımızla güvence altındadır. Ancak Cumhuriyemizin kurucu değerlerinin kırıntılarının kaldığı haklarımız dahi sermayeye (bugünkü iktidara) çok gelmektedir. Kalanları da bu iktidar ve Cumhuriyet’in kuruluşundan bugüne kadarki meclislerin içerisinde oluşan en gerici meclis, yeni anayasa yaparak silmek istemektedir.
Evet, havlunu da al gel ama bunları da unutma.
Çeşme’de sadece kıyı talanı yok. Turistik tesis adı altında konut (Fransızcası RECIDENCE) yapılarak doğal sit alanlarımız başta olmak üzere yağmalanmaktadır.
Son zamanlarda kamusal kullanım alanı yaratıyoruz diye bilgisiz, beceriksiz ve doğaya saygısız projeler ile kıyılarımız talan edilmektedir.
Yine imar planında park alanı (yeşil alan) sanki yeşil alanımız çokmuş gibi kapalı pazaryeri inşaatı ile işgal edilmektedir. Ve bu yere tarihi bina komşuluk etmektedir. Bu bina korunması gereken ve restore edilerek park alanına değer katacak işlev kazandıracak hale getirilmesi gerekirken. Ama yetkililer o kadar körler ki, o değerin farkında değiller.
Olamazalar çünkü genel iktidarı da, yerel iktidarı da sermayeye hizmet ediyorlar. Sermaye her daim rant odaklıdır. Rant para demektir. Kamusal haklar, yaşamsal ihtiyaçlar, doğal değerler hiç mi hiç umurlarında değildir. Bu Akbelen de ne oluyorsa, Çeşme'de de o oluyor. Bakarsan AKP ‘çevreci’. Çeşme yerel yönetimi bende ‘çevreciyim’ diyor! Akbelen katlediliyor, Çeşme katlediliyor.
Havlumuzu alıp geldik, eylemimizi yaptık. Bu kadarla mı kalacak. Kalırsa sadece kendimizi kandırmış ve ayırdığımız zamanı heba etmiş oluruz. Aynı tepkileri şu an Çiftlikköy girişinde kıyı kenar çizgisindeki inşaatta, Alaçatı Port projesinde işgal edilmiş yerlerde ve en nihayetinde bu mücadelenin siyasi mücadele ile bağını kurmakta göstermeliyiz.
HAVLUNU DA AL GEL.SOSYALİZMİ KURALIM, SOSYALİZM CUMHURİYETE ÇOK YAKIŞACAK.