Bugun...
SON DAKİKA

İzmir Barosu Başkanı Yılmaz; “İnfaz kanunu delik deşik oldu”

facebook-paylas
 Tarih: 28-12-2025 11:08:07

İzmir Barosu Başkanı Yılmaz; “İnfaz kanunu delik deşik oldu”

Yasalaşıp yürürlüğe giren 11. Yargı Paketi’nin ardından açık cezaevlerinde tahliyeler başladı. İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz, yeni yargı paketini ve hukuk uygulamalarını değerlendirdi. Suç artışının ekonomik krizle doğru orantılı olduğunu vurgulayan Yılmaz, infaz düzenlemesine ilişkin, “Bu yapılan, infaz kanununda bir düzenleme. Daha önceki torba yasalarda da benzer düzenlemeler yapılmıştı. İnfaz kanunu delik deşik oldu” dedi.

 TBMM Genel Kurulu’nda kamuoyunda 11. Yargı Paketi olarak bilinen Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi kabul edilerek yasalaştı. TBMM’de alınan kararın ardından düzenleme Cumhurbaşkanlığı’na gönderildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın onayıyla Resmi Gazete’de yayımlanan yasa yürürlüğe girdi.

Düzenleme kapsamında, 31 Temmuz 2023 ve öncesinde işlenen suçlar bakımından hükümlülere; 3 yıl daha erken açık ceza infaz kurumuna ayrılma ve 3 yıl daha erken denetimli serbestliğe çıkma imkânı tanındı. Yasayla birlikte ilk etapta 50-55 bin kişinin cezaevlerinden tahliye edilmesi beklenirken, açık cezaevlerinde tahliyeler başladı.

“İnfaz kanunu delik deşik oldu”

Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz, infaz kanununda sık sık değişiklik yapılmasını eleştirerek şunları söyledi:

“Denetimli serbestlik süresi 3 yıla çıkarıldı. Bu durum özellikle açık cezaevinde bulunan hükümlülerin tahliye edilmesine yol açtı. Bu yapılan infaz kanununda bir düzenleme. Daha önceki torba yasalarda da benzer uygulamalar vardı. İnfaz kanunu delik deşik oldu. Suç ve karar tarihlerine göre farklı düzenlemeler yapılıyor. Bunun sonuçlarının ne olacağını zamanla göreceğiz.”

“Cezaevlerinde vardiyalı uyuyorlar”

Yılmaz, cezaevlerindeki kapasite sorununa da dikkat çekerek, mahkumların barınma koşullarının ciddi boyutlara ulaştığını ifade etti:

“Cezaevlerinde kapasitenin aşıldığını biliyoruz. Yaklaşık yüzde 40’a varan bir doluluk fazlası söz konusu. 278 bin kapasiteli cezaevlerinde yaklaşık 350 bin tutuklu ve hükümlü bulunduğuna dair bilgiler bize ulaştı. İnsanlar cezaevlerinde üç vardiya halinde uyuyor. Yatak yetmediği için kartonların üzerinde yatanlar var. Gerek yaptığımız ziyaretlerde gerek komisyon çalışmalarında aktarılan bilgiler bu tabloyu doğruluyor. Devletin açıkladığı veriler de bunu gösteriyor.”

“Kalem tutanlar içeride, silah tutanlar dışarıda”

Ceza adalet sistemine ilişkin eleştirilerini sürdüren Yılmaz, infaz politikalarının çelişkili bir tablo yarattığını belirtti:

“Cezanın amacı yalnızca insanları cezaevine koymak değildir. Topluma yeniden kazandırmak ve rehabilitasyon da hedeflenmelidir. Ancak bazı suç tiplerinde bu denge bozuldu. Bugün kalem tutanlar cezaevinde, silah tutanlar dışarıda. Böyle bir tabloyla karşı karşıyayız. Bu kararların ne kadar faydalı ya da zararlı olduğunu yakın zamanda göreceğiz.”

“Ekonomi gelişmeden suç önlenemez”

Tahliye edilen hükümlülerin yeniden suç işlemesine de değinen Yılmaz, ekonomik koşulların belirleyici olduğunu vurguladı:

“Bir süre sonra aynı kişiler farklı suçlarla yeniden cezaevine giriyor. Asıl mesele hukuk devleti ilkesini güçlendirmek, demokrasiyi tesis etmek ve ekonomik hayatı rahatlatmaktır. Ekonomik gelişmişlik olmadan suçları engelleyemezsiniz. Cezaları artırmak da çözüm değildir.”

Cezaevi döngüsü ve yoksulluk

Yılmaz, cezaevlerinin rehabilitasyon işlevini yerine getiremediğini belirterek şöyle devam etti:

“İnsanlar dışarı çıktıklarında yine aç ve yoksul kalıyor. Bu da yeniden suça sürüklenmelerine neden oluyor. Bu döngüyü kırmanın yolu adaletin ve hukukun üstünlüğünü sağlamak, insanlara ekonomik olarak katma değer sunmaktan geçiyor. Asgari ücret ortada, söylenecek çok şey var.”

“Cezaları artırmak çocukları toplumdan koparır”

Yeni nesil çeteler ve suça sürüklenen çocuklara ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yılmaz, çocuklara yönelik cezaların artırılmasının yanlış olduğunu vurguladı:

“Suça sürüklenen çocuklarla ilgili ceza artırımı planlanıyor. Oysa çocukları yetişkinler gibi cezalandıramazsınız. Bu hem bizim hukukumuzda hem de uluslararası sözleşmelerde açıkça yer alıyor. Birkaç olay üzerinden cezaları artırmak, çocukları toplumdan tamamen koparır. Yasalar hazırlanırken sahada çalışanların, akademisyenlerin ve baroların görüşleri alınmalı.”

“Mücadele tüm çetelerle olur”

Çetelere yönelik uygulamalardaki çifte standarda da dikkat çeken Yılmaz, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bir çeteye müdahale edilirken, bir başkası görmezden gelinebiliyor. Mücadele seçici olmaz. Tüm çetelerle kararlılıkla mücadele edilmesi gerekir. Aksi halde bu yapıların önünü kesemezsiniz.”


  YORUMLAR YORUM YAP | 0 Yorum
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  DİĞER GÜNDEM Haberleri
  HABER ARŞİVİ
  HAVA DURUMU
  ANKET Tüm Anketler
Web sitemize nasıl ulaştınız?
  NAMAZ VAKİTLERİ
nöbetçi eczaneler
  HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI