Bugun...
SON DAKİKA

Çeşme'nin Yönetildiği Konak

 Tarih: 21-05-2024 08:28:00
BULUT KURTEL

Belediye sarayının dünü ve bugünü, tıraşlanıp budaklanarak özünü kaybeden bir yapı.

Cenevizliler'den kalma kalenin büyütüldüğü ve kervansarayın inşa edildiği 16. yüzyılın Çeşme'sinde ticaret canlanmıştı. Bu canlılık o yıllardan beri Çeşme'nin bir nahiye değil, bir kaza olarak günümüze gelmesini sağlayacaktı.

Tanzimat'ın ilanıyla başlayan modernleşme süreciyle mülki idare amirleri de değişerek Çeşme kazasında mutassarıfların yerini kaymakamlar almıştı. 1878'de de Çeşme, ilk belediye başkanıyla tanışacaktı

Ne zaman inşa edildiği henüz bilinmeyen ve günümüzün belediye sarayının olduğu noktada kalan eski hükümet konağı, Atamızın doğduğu yılda gerçekleşen ve on binlerce insanın yaşamını yitirdiği Sakız Adası depreminde Çeşme'deki çoğu yapıyla aynı kaderi yaşayarak harap hale gelmişti.

Depremden 4 ay sonra Çeşme ile İstanbul arasındaki dahiliye yazışmalarında, bu binanın tekrardan inşasının ve onarımının gerekliliği konuşuluyordu.

Lakin kim ne konuşursa konuşsun hakikat şuydu ki bu yapılar laf ve söz ile değil, parayla yapılıyordu. 93 harbinden çıkmış ve borçlarını resmen ödeyemeyeceğini duyurarak moratoryum ilan etmiş bir imparatorluk, Çeşme'nin parıldayan bu konağının inşaat sürecini neredeyse 10 yıla yakın bir sürede tamamlayacaktı.

1890 tarihli dahiliye arşivine göre, bu binanın inşası için her ne adla olursa olsun halktan vergi alınmasının caiz olmadığına ve inşa masraflarının bir önceki yılın ödeneklerinden toplanmasına karar verilmişti.

1886 tarihli bir başka belgeye göre ise, hükümet konağının yenisi yapılıncaya kadar kamu işlerinin aksamaması adına aynıyere 5 odalı bir baraka yapılmıştı.

1881'deki depremde kullanılamayacak hale gelen eski Hükümet Konağı, bünyesinde memurları için yatakhane barındırıyordu. Depremin ardından ortada kamu görevlilerinin başını sokacağıherhangi bir mesken bulunmadığından, memurların Çeşme'deki evlere kiracı olarak yerleştiği ve kira ücretlerinin tespit edilerek hazineden karşılandığı da kayıtlarda bulunuyor.  

Binanın inşası 1890'ların başında bittikten sonra, 1910 yılında nefesleri kesecek ilginç bir proje önerisi ortaya atılmıştı. Çeşme Kalesi yıkılacak, yerine Hükümet Konağı inşa edilecek ve kalenin yıkımından çıkan molozlar ise Çeşme Rıhtımı'nın doldurulmasında kullanılacaktı. Lakin bu korkunç proje hiçbir zaman gerçekleşmeyecekti. 

Konağımızın alt katında, ortasını 3 kolonun süslediği geniş bir avlu, evrak odaları ve depolar bulunurdu. Üst katında ise aşar ve istintak daireleri, sandık, tahrirat ve meclis idare odaları, tapu, mal ve emlak kalemleri, belediye dairesine ait bir oda ile Çeşme Kadısı'nın işlerini yürüttüğü Mahkeme-i Bedayet bulunuyordu. Aynı şekilde yine üst katta memurların konakladığı yatakhane, kahve ocağı ve kademhaneler mevcuttu. 

Yıllar geçti, Cumhuriyet kuruldu. Muhtıralar, darbeler derken pofur pofur eserek gönderlerdeki bayrakları yırtan rüzgarıyla, sulu kavunuyla, leziz üzümleri ve anasonlarıyla kendi halinde bir kasaba olan Çeşme büyüdü ve yerine eski tadı olmayan şubeleşmiş kumrusuyla, mafya plaj işletmeleriyle, sükunetini kaybetmiş gürültülü Alaçatı akşamlarıyla ve pek de hüneri olmayan magazin ünlüleriyle özdeşleşir hale gelmişti. Tabii o esnada mütevazi Çeşme Belediyesi'nin büyümesi de yadsınamazdıİlk başta meydanda konağın ön cephesine bakan Çeşme'nin bir çeşmesi kaldırıldı. Sonra ilaveler, çıkmalar, tadilatlar, derken bugüne bu bina kaldı. Belki bina hala özünü bir nebze yansıtıyor olsa da Çeşme'nin özünden geriye ne kaldı?

Yazı: Bulut Kurtel 

Kaynakça: 

BOA, DH. MUİ, 103, 48

BOA, PLK.p, 6739

BOA, ŞD, 380, 12

BOA, DH. MKT, 1625-1700, 127

BOA, DH. MKT, 1381, 118

ŞİİR, N. (2021). Osmanlı'dan Günümüze Çeşme ve Alaçatı'nın Belediye Başkanları, Demokrasi Platformu

  YORUMLAR YORUM YAP | 0 Yorum
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
YUKARI