Bugun...
SON DAKİKA

PORT ALAÇATI’DA YASA DIŞI FAALİYETLER

 Tarih: 05-02-2025 22:14:00  -   Güncelleme: 05-02-2025 22:19:00
ENGİN ÖNEN

Daha önce tamamen yazıldı. Port Alaçatı Projesi, yerel kalkınma projesi olarak başladı ve belli bir süre sonra, rant ve yağma projesine dönüştü. Ne yerel bir şey kaldı, ne de kalkınma. Hazinenin Belediyeye devrettiği arsalar ve yine Belediyenin şirket yönetiminin yer alması, orada yağın müteahhit ve sosyal ittifak ile büyüme gerçeği ortaya çıkıyor.

Şirket arkadaşları olan Belediye nasıl oluyor da, burada kıyı ve sulak alan yasalarını dikkate almadan sürekli yeni lüks villalar için ayrıcalıklı imarlar alıyorlar? 

Yerel kalkınma projesi, bu ittifak ve işbirliği sayesinde kısa sürede Elit Gettosu projesine dönüşverdi. Onca hazine arazisi ve belediye mülkü ne oldu? Kimlere kaça satıldı ve kimler kiraladı detayları hep cevapsız kaldı.

Uzunca bir süredir devam eden bu kapalı kapılar ardı ardına imarcılık, birkaç yıl önce ciddi bir patlama daha yapılmış, mahkeme ifadelerine de yansıdığı gibi, 3-5 milyon Euroluk villalar üç beş kuruşluk satış gösterilerek elden çıkarılmıştır. Aradaki büyük fiyat farkının nereye gittiği, bakım ve belediyenin bu satışlarından ne kadar zarara uğradığı da pek kimsenin umurunda olmadı. 

Son olarak Ayki Belediye Meclisi toplantısında, MHP'li meclis halkının bildiği soru önergesi ise, daha vahim bir durumun işaret ediyor. Diğer sorular ise şüphesiz ciddiydi ama Port Alaçatı'da Belediye mülkü olan 4165 Ada ve 1 Parselde çok sayıda lüks villa inşa edilmiş ve hatta sözleşme ile satılmış olduğu iddiaları gündeme getirildi. Bu soru önergesinde Belediyeye ait arsa üzerinde inşa edilen lüks villalardan belediyenin ödeme alıp almadığı da sorulmuştu.

Aynı Meclis üyesi bu iddialara dayanarak Çeşme Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda da geçenlerde bulundu. Aynı şekilde Çeşme Çevre Derneğinden de bu iddiaları içeren bir suç duyurusu gelmişti. 

Yıllardır yanıtlanmayan soruların bir bölümü Çeşme Belediye Başkanlığı nihayet bir yazılı yanıt vermiştir. Bu yanıt Objektif Çeşme gazetesinde yayınlandı. 

Ancak detaylı bir yanıt yoktu. Sadece son paragrafta, bir iki cümle yer almıştı. Ancak bu bir iki cümlede çok ciddi suçun işlenmesinin açıklamasının niteliğiydi. 

Büyük ihtimalle bu villaların imar planı iptal edilmiş ve inşaatlar, Çeşme Belediyesi tarafından mühürlendiği halde devam etmiş, kimsesiz ve de satılmış. İmar Planı ve dolayısıyla inşaat ruhsatı olmayan, Belediyenin de ortak olduğu bir şirket, Belediyeye ait bir arsada nasıl olur da inşaat yapar? Yapabilir misin? Mühürlediği inşaatın devamına Belediye nasıl göz yumar?

Yani Tapu'ya gittiğinizde, arsa olarak görülen söz konusu yerde birçok villa mevcut, ama hiçbirinin ruhsatı yok. İnşaat ve kullanım ruhsatı olmayan bu villalar sözleşmesi ile satılmış, elektrik ve su şekilde yapılmıştır.

Elli hücrelerde yasa dışı bir iş görüldü ve maalesef başta Belediye olmak üzere bütün kurumlarda buna seyirci kaldılar. 

Şimdi burada belediyeye ait olduğu söylenen dört adet villanın devri için de, imar planının yapılması bekleniyormuş. Olacak iş mi? Akıl alır bir tarafı var mı bunun? Arsa belgelerinin olduğu bu dört villa ile ilgili bir sözleşme var mı ortada? Neye dayanarak tapusu olmayan ama kendisi olan bu villalar Belediyeye devredilecek mi? 

Dünya'da bu kadar kanunsuz ve kurumsuz bir ülke var mıydı? Sanmıyorum. 

Hem İmar suçu, hem çevre suçu işlenmiş bir faaliyet, Maliye ve Belediye de ciddi zarara uğratılmıştır. Kıyı kanunu ve sulak nesnelerinin korunmasına ilişkin sınırlar çiğnenmiş. 

Mehter Marşı ile yapılanlar gibi İzmir Marşı ile de yapılmış bu işler. Tribünler ise alkış ile vakit geçiriyor. “İzmir'in dağlarında çiçekler açar….Yaşa Mustafa Kemal Paşa…”

  YORUMLAR YORUM YAP | 0 Yorum
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
YUKARI