Bugun...
SON DAKİKA

YEREL SEÇİMLERE DOĞRU ÇEŞME

facebook-paylas
 Tarih: 31-10-2023 12:35:27  -   Güncelleme: 31-10-2023 18:28:27

YEREL SEÇİMLERE DOĞRU ÇEŞME

Engin Hocam siz hem siyaset bilimi ve yerel yönetimler konusunda çalışmış ve dersler vermiş bir akademisyensiniz ama alaylı yönünüz de var. Bir süre CHP’nde de çalıştınız ve çeşitli adaylık denemeleriniz oldu. Geçen dönem de Çeşme’den aday adayı başvurusu yapmıştınız. Bu dönem bu yönde bir düşünceniz var mı, CHP’nde  Çeşme için aday adayları çıkmaya başladı ve sanki devamı gelecek gibi ne dersiniz?

 

Engin ÖNEN: Evet ben bu işin hem mekteplisi ve hem de alaylısıyım. Bu alaylı yönümle biraz da alay eden bir yazı dizisi yazdım. Samimi itiraflar ve özeleştiri bir yerde. Bazen bildiğiniz alandaki bilgi, alaylı denemelerde işe yaramayabiliyor. Samimi ve sahici insanların saf bir yanı da oluyor. Neyse yediğim kazıkları, yalan ve tezgahları daha önce anlatmıştım.

Şimdi herhangi bir parti üyesi değilim. Herhangi bir makam için adaylık düşüncem hiç yok. Halim de, hevesim de yok. Daha önce hevesim çoktu ama çok acı tecrübeler yaşadım. İnsan, insana bunu nasıl yapar türünden tecrübelerdi bunlar. Sonra da düşündüm ve tamam dedim. Bunca tecrübe yeter. Bahaneye gerek yok, bu bünyede siyaset pratiği benim gibi birini kabul etmiyor. Bunu kabul ettim.

TKP ve İşçi Partisinde, bu çarkın dışında değerlere sahip arkadaşlarım var, sağ olsunlar, bana zaman zaman, “Hocam seninle ses getiririz” türünden telkinlerde ve tekliflerde bulunuyorlar. Onları seviyorum ve siyaset tarzlarını sahici buluyorum ama ben aday olarak değil de gönülden destek olabilirim ancak.

 

Yani adaylık tekliflerine kapıları kapadınız mı?

Engin ÖNEN: Bağımsız sol aday olursan bu rezil ortamda yine de bir katkın olur diyenler de oldu. Ben onlara gönül kapımı kapatmadım tabi. Ama adaylık için hiçbir bakımdan şartlarım uygun değil.

Samimi olarak itiraf etmek istesem, biraz ukalalık olacak belki ama Çeşme ve yerel yönetim perspektifi bakımından çok doluyum. Aslında keşke medeni bir arkadaş aday olabilse de ona yardımcı olma fırsatım olsa, hiçbir beklentim olmadan.

Çünkü Çeşme çok kötü yönetiliyor epeyce bir süredir ve bu konuda yeni dönem için de çok umutlu değilim.

 

Umutlu değilim derken, aynı kişi devam eder anlamında mı yoksa yeni aday olsa da sonuç değişmez anlamında kullanıyorsunuz bu ifadeyi?

Engin ÖNEN: Galiba ikisi de. Bir defa sokaktaki insanın düşündüğü gibi, partiler, CHP veya başkası fark etmez, aday belirlerken, nitelik ve liyakata bakılmıyor kesinlikle. Kim kimin adamı, belirleyici unsur bu. Tuncay Özkan, Kılıçdaroğlu’nun dibinden ayrılmıyor ve Kurultay’ı Kılıçdaroğlu kazanırsa, Çeşme, aynı adayla devam eder.

Öte yandan Özgür Özel kazanırsa da pek bir şey değişmez. Etrafındaki ekibe bakarsanız onlar da aynı yöntemlere sahipler siyaseten. Örneğin Tuncay Özkan kadar, Erdoğan Toprak, Engin Altay ve Veli Ağbaba gibi İzmir ile ilgisi olmayan profesyoneller buralardaki belediye başkan adayları ve meclis üyelerini tayin ediyor.

Şu ana kadar aday adaylığını açıklayan arkadaşlar da aynı şekilde CHP Genel merkezindeki bağlantıları ile bu yola çıkıyorlar haklı olarak. Çünkü usul bu. Çeşme’nin en büyük kader sorunu olan Çeşme Projesi yağmasında diğer aday adayların eylemsel ve hukuki olarak Çeşme’yi savunmayı tercih etmediklerini gördük. Bizler mitinglerde ve mahkeme kapılarında bu mücadeleyi verirken ne bir belediye yönetimi ne Çeşme den herhangi bir parti yönetimi yanımızda olmamıştı.

 

Yani yerel yönetim anlayışları aynı mı diyorsunuz?

Engin ÖNEN: Hemen hemen öyle diyeyim. Ama Onur Saatli’yi tanımakla birlikte yeterince tanıdığımı söyleyemem. Bazen bu konularda yazı yazıyor ama eylemsellik açısından bir tavır aldığına tanık olmadım. Önceki Başkan Muhittin Dalgıç zaten, Çeşme Projesi konusundaki görüşünü açıklarken Ekrem Oran’ı yeterince işin içinde olmamakla eleştirmişti.

Neo liberal kent yönetim anlayışı, din istismarı ile de yapılır Atatürk istismarı ile de. Çeşme yağmalanırken ister Mehter Marşı çalınsın, isterse İzmir Marşı sonuç aynı.

Şimdiki başkanın diğerlerinden farkı kinci ve nefret dolu olan psikolojik bir yapıya sahip olması. Ben daha önce Muhittin Dalgıç’ı da Faik Tütüncüoğlu’nu da eleştiren yazılar yazdım. Ama şimdiki başkan gibi ikisi de bana iftira atmayı denemediler. Hatta Faik abi, Milliyet Ege’de bir eleştirel yazım üzerine beni aradı. “Enginciğim iyi günler, nasılsın” diye söze başladı ve eleştirilerim konusunda düşüncelerini söyledi. Medeni ilişki dediğim şey bu. Eleştirmek medeni ve demokratik bir tavırdır. Ama şimdi öyle değil. Bırakın eleştiriyi, yeterince yalaka olmayanlar hakkında bile itibarsızlaştırma ve iftira kampanyaları düzenleniyor.

 

Peki, bu dönem eleştirileriniz nelerdir?

Engin ÖNEN: O kadar çok ki. Çeşme’nin hiç bu kadar kötü yönetildiği dönem olmadı bence. Bunu benim söyleme hakkım var. Bir yurttaş ve aydın olarak. Dediğim gibi Dalgıç ve Tütüncüoğlu dönemi uygulamalarını da eleştirdim. Bu hakaret değil haktır.

Bu dönem aynen geçen dönemki gibi kamucu/Cumhuriyetçi kent yönetiminden çok neo-lirberal ve yağmacı bir yaklaşım Çeşme yönetimine hakim olmuştur. Belediyenin planlama görevi arsa yaratmak değil, kamu alanlarını korumak ve geliştirmektir. Ama hem Alaçatı’nın dönüşümünde hem Çeşme Projesi saldırısında  hem de kaçak yapı furyasında hep rant ve himaye ilişkileri egemen olmuştur.

Medeni dünyanın hangi ülkesinde, şehrin sembolü ve kentsel kimlik unsuru olan Kale’nin önüne büfeler ve güneşlenme terası yapılır? Bu olacak iş değildir. Hiçbir şehircilik ilkesine uymaz. Sanatçı Salih Güney feryat etti biz destekledik ama Çeşmeli ses vermedi ne yazık ki.

Belediye bir kamu kurumudur ve ortak yararı gözetir. Bir belediyenin en önemli faaliyetleri arasında konserler olabilir mi? Bu doğru değil. Konser olur, sanat ve kültür faaliyetlerini desteklemek belediyenin görevidir ama profesyonel sanatçıları ve ajansları belediye bütçesinden desteklemek doğru değil. Amatör sanatçılar desteklenebilir, kültür sanat kursları desteklenebilir, sivil toplum faaliyetleri desteklenebilir ama Ajda Pekkan, Kenan Doğulu, Sıla, Candan Erçetin, Nilüfer ve siyasetçi Faruk Demir gibi zaten çok kazanan popüler sanatçıları belediye bütçesinden desteklemek doğru değil.

Kurtuluş günü veya Milli Bayramlar fark etmez. Amatör topluluklar ve sanatçılar ile olur bu iş.

Pop belediyeciliği diyorum ben buna. Hele hele konserlerde, bu ünlü sanatçıların popülerliğinden yararlanıp, adaylı reklamı yapmak hem yolsuzluk hem de görgüsüzlüktür.

 

 Peki siz olsaydınız yapmaz mıydınız? Ya da ne yapardınız böyle günlerde?

Engin ÖNEN: Çok basit. Profesyonel sanat endüstrisini belediye bütçesinden desteklemezdim. Bu alanda üniversitelerimizde ve konservatuvarlarda çok değerli sanatçılar var, onlarla işbirliği yapardım. Ama öte yandan Çeşme gibi potansiyeli olan bir yerde Ajda Pekkan, Kenan Doğulu ve Sıla gibi iyi kazanan sanatçılara ve ajanslara belediye bütçesinden para aktarmam, tam tersine onların konserlerinden belediye bütçesine kaynak aktarırdım.

 

Nasıl olacak bu?

Engin ÖNEN: Çok basit. Yaz aylarında Çeşme nüfusu milyonu geçiyor ve bu sanatçıların müşteri potansiyeli burada mı? O zaman ajansları Çeşme’de konser organize eder ve ben konser mekanlarını kiraya veririm. Profesyonel tiyatro ve gösteriler için de aynı şey geçerli, Ajda Pekkan ve ilgili ajansa aktardığım kamu kaynağı ile Amfi Tiyatroyu modernize ederim ve belediyeye gelir getiren bir yere dönüştürürüm.

Ya da beş yıldır onlarca konser için aktarılan kaynak ile, (ki şeffaf bir yönetim olmadığı için bunun kaç para olduğunu da bilmiyoruz) yeni Kültür merkezi de yapmak mümkün bence.

 

Başka kaynak israfı olarak, geçenlerde otobüslerle Ankara ziyaretini de eleştirmiştiniz, neden?

Engin ÖNEN: Aynen öyle. Örnek o kadar çok ki. Ama işin ilginç tarafı etrafta herkes bu konularda eleştiriyor ama yüksek sesle kimse bunları dile getirmiyor. Daha önce de dediğim gibi, ÇEŞMELİ SÖYLEMEZ, SÖYLENİR.  

Ben sesli dile getirince iftira ve saldırıların hedefi oluyorum ya da muhalif olan herkes bundan nasibini alıyor.

Bu ilk defa yapılmıyor ama altı otobüs ile Anıtkabir gezisi olarak düzenlenen etkinlik, Kılıçdaroğlu ve CHP Meclis grubu ziyareti olarak gerçekleşti. Olacak iş değil tabi. Bu bir yolsuzluk. Suç ama hiçbir savcı böyle bir olayda harekete geçmiyor. Partililer zaten bu olayları sıradan buluyor.

İşin vahim tarafı böylesine açık bir istismar konusunda ne bir parti tepkisi ne bir basın haberi ne bir sivil toplum kuruluşu ne de CHP’li aday adaylarından bir tepki gördük. Adaylık reklamı, posterler, basına aktarılan paralar kamu kaynağı ama sanki hak gibi algılanıyor bu yozlaşmış ortamda.

Basına, billboardlara, ajans ve konser düzenleyen şirketlere aktarılan kaynaklar kamu kaynağı. Ne demek belediye başkan posterlerinin sağa sola asılması? Tam bir görgüsüzlük ve yolsuzluk. Başkanlar ve meclis üyeleri bazen Avrupa’ya gezilere giderler, böyle bir şey görülebilir mi? Mümkün değil. Belediye olanakları bu kadar hoyratça kişisel reklam için harcanamaz. Bazı ilçelerde var ama en yoğunu Çeşme’de sanırım.

Ben iki ilçede yaşıyorum. Çeşme ve Narlıdere. Narlıdere’de de eleştirdiğim pek çok uygulama var ama ne böyle konser furyası yaşanıyor ne de belediye başkanının posterleri asılıyor.

Önümüzdeki günlerde yine göreceğiz, anket ve reklam şirketlerine ve medyaya belediyeden sürekli faturalar kesilecek. Ama biz Nilüfer’i dinleyerek kendimizden geçeceğiz.  

 

Sizin Germiyan’da mezbahaya karşı çıkmanız üzerine yine hakkınızda bazı saldırılar olduğunu ifade ettiniz sosyal medyada? Peki, bu konuda Germiyanlılar ne düşünüyor?

Engin ÖNEN: Az önce söylediğim gibi, mezbahaya karşı çıkan sadece ben değilim ama ben bunu söylüyorum, diğerleri söyleniyor. Ben bu konuda bir tek Germiyanlının bile buna destek olduğunu görmedim. Vatandaşlar, hayvancılık yapanlar, eski muhtarlar ve yeni muhtar, ziraat odası başkanı vb herkes akıl dışı ve gereksiz buluyor. Ama bütün bunları hepsini yok sayıp, Belediye Başkanı bu olayı benim “istemezükçülüğüme” bağlayıp, köylülere benim aleyhimde yalanlar söylemeye devam ediyor.

Yerel yönetimlerin hizmet işlevi yanı sıra en önemli işlevi demokrasidir. Yani katılımcılık ama gelin görün ki, belediyeler derebeylik ve tek adam yönetimine teslim olmuş durumda. Germiyan’da bahçe atıkları tesisi kararı alınmış Germiyanlı’nın haberi yok. Mezbaha kararını Germiyanlılar basından öğreniyor. Tamamen demokrasi dışı ve halkı hiçe sayan bir yerel yönetim anlayışı.

Murathan Mungan “Bu ülkenin resmi dini ikiyüzlülüktür.” demiş.

Onunla da yetinmeyip, kanalizasyon yapımını da benim engellediğim söylemiyormuş. İnanlara Allah yardım etsin. Germiyan ile ilgili kanalizasyon projesi söz konusu bile değil. Bu zaten Büyükşehir Belediyesinin yetkisinde. Aynen Mezbaha gibi. Ama bu yetkiyi anlamsız bir şekilde Büyükşehir Belediyesi ilçe belediyesine devretmiş. Alaçatı, Seferihisar ve Urla mezbaha deneyimlerine rağmen.

Ayrıca yıllardır Germiyan’ın mezbahaya değil, kanalizasyon ve ulaşıma ihtiyacı var diye feryat ettik. Ulaşım yetkimiz yok denebilir. Doğru ama mezbaha yetkiniz de yok.

Kadıovacık ve Birgi’nin toplam nüfusu Germiyan’ın üçte biri değil ama onlara günde üç defa belediye otobüsü uğrarken, Germiyan’da sadece on yıl önce yapılmış otobüs durakları bulunmaktadır.

Geçen hafta Ankara’ya adaylık çalışması için gönderilen ve belediye tarafından finanse edilen otobüslere ayrılan bütçe ile Germiyan’ın ulaşım sorunu çözülebilirdi.  Efendim her gün Alaçatı mezarlığına servis kaldırıyoruz denebilir. O servisi Alaçatı Mezarlığı yerine, Çeşme Devlet Hastanesine kaldırsanız bile sorun kısmen çözülür.

Bir de bunlar lütuf değil belediyenin görevi. Eşinizi dostunuzu belediye şirket yönetimlerine getirerek yaptığınız kaynak israfına son verip, Çeşme ve sorunlarını düşündüğünüzde pek çoğunu çözmek zor değil.

 

Son olarak yerel seçimler öncesi neler söylemek istersiniz?

Engin ÖNEN: Ben yurtsever biriyim. Bunu herhangi bir kişiye kanıtlamaya çalışmak istemem. Bunu kendime ve karşımdaki kişinin akıl ve vicdanına haksızlık olarak görürüm. Derdim memleketim. Gönlüm razı olmuyor olup bitenlere. Bu yüzden ses veriyorum ve diğerleri gibi sessizliği tercih edemiyorum. Çok haksızlığa ve iftiraya uğradım. Sorunum iftira atanla ilgili değil. Çünkü onun başka seçeneği yok. Beni üzen korkak ve yalaka hemşerilerim.

Bu konuyu bir ara arkadaşım Arkeoloji Profesörü İsmail Gezgin ile tartışmıştık. O bir akademisyen olarak Çeşme ve yöresinde epey araştırmalar ve yayınlar yapmış birisi. Bana “Engin, Çeşmelilerin bu duyarsızlığı henüz buraya kök salmamış olmaları ile ilgili. Daha yeni yeni dedelerinin mezarları burada oluşuyor” demişti. Haklılık payı var. Bölgenin çoğunluğu muhacir ve mübadil ama ben sosyolog olarak sadece bununla açıklamakta zorluk çekiyorum bu duyarsızlığı. Başka nedenleri de var bana göre. Çeşme, Çeşmeliler için sadece bir memleket ve yurt değil, rant aynı zamanda. Bu beklentiyi pompalayan siyasetçiler, korumacı olanlara göre daha tercih sebebi. Bu ayrı bir tartışma konusu. Ayrıca birçok yerde olduğu gibi, Çeşme’de bir ağalık kültürü var adeta. Ağadan korkma ve ağa yanaşma ilişkisi, Atatürkçü, Cumhuriyetçi (!) Çeşme’de halen güçlü.  

Bu şehir, Çeşme, Çeşmelilerin hak etmediği kadar değerli ve güzel bir memleket benim için. Burası Kiraz, Kınık veya başka bir ilçe gibi yönetilemez. Diğerlerini küçümsediğim için bu örneği vermiyorum. Çeşme’nin bazı hassasiyetleri var. Daha fazla korunması gereken değeri var ve Çeşme diğerlerinden daha çok tehdit altında. Ancak çok kaba ve hoyrat yönetiliyor maalesef.

Çok üzülüyorum gerçekten. Sadece bana atılan iftiralar için değil, ona alıştım. Yalanları ile baş edemem ama yalana boyun eğmem. Ben memleketime üzülüyorum. Hak etmediği şekilde yönetildiği için.

 

Önümüzdeki Mart ayında yapılacak seçimlerde bu yapı değişir mi yoksa devam mı eder size göre?

Engin ÖNEN: Sokakta, kahvede çeşitli konuşmalarda şu sözlere sıkça rastlıyorum: “Bunu bir daha aday yapmazlar artık.” “CHP bu defa farklı bir aday çıkarır, bununla olmaz” veya “CHP seçime aynı adayla girerse kaybeder” gibi.

Bunların bir kısmı gönülden geçenleri ifade ediyor bir kısmı da reel siyaseti bilmemekten, kaynaklanan ifadeler. Daha önce de söyledim, artık siyaset memleket meselesi değil, çeteleşmiş ekipler arası mücadele adeta. Şu anda CHP’deki Genel Başkanlık yarışı da yeni bir anlayış veya yeni bir partiden ziyade, belediyeleri paylaşma kavgası bana göre.

CHP, pekâlâ, bu adayla devam edebilir. Geçen dönem bu kişiyi aday yaparken vasıfları belli değil miydi? Belliydi. Ama Tuncay Özkan, bu olacak dedi ve oldu. Söz hakkı olursa yine diyecektir.

Siyaset aşırı derecede kutuplaştığı için, seçmen de iyice fanatikleşti. CHP seçmeni ile AKP seçmeni arasında sembolleri bir kenara bırakırsak, fanatiklik bakımından önemli bir fark yok. Körü körüne denen sandık tercihi iki kitle için de geçerli. Damacanayı koysak fark etmez anlayışı var.

Yalnız Çeşme’de geçen seçimi CHP, İstanbul’da olduğu gibi, HDP sayesinde kazandı. Çeşme’de yaklaşık %10’luk bir seçmen kitlesi olan HDP’nin MHP adayına oy vermesi mümkün değildi. Aday da çıkarmayıp, CHP adayını desteklediler. Bu oranı çıkarın, geçen seçimi CHP kaybetmişti.

İki ittifak yarışı şeklinde geçen seçimde CHP adayını destekleyen üç partinin (CHP, İYİ Parti ve HDP) toplam oyu %70 düzeyinde idi. Ama seçimde bu partilerin desteklediği aday %53 alabildi ancak.

Bu defa daha fazla kişiyi kırdı döktü. Ego sorunu olan bir kişi koltuğa oturunca kişiliğinde daha fazla sorun oluşuyor. Çok tepki var artık kötü yönetimine ve kişisel ilişkilerine yönelik. Ama seçmenin fanatik yanı mı ağır basar yoksa demokratik yanı mı bilmiyorum. Bazıları seçimler yaklaşınca, canım AKP mi kazansın türünden kerhen tercihte bulunabiliyor. Erdoğan’ın kötü yönetimi (ki CHP’li belediyelerin rol modelidir kendisi) ile Atatürk ve Cumhuriyet alerjisi, CHP seçmenini konsolide ediyor. CHP’nin endişeli modernlerden sağladığı oy desteğinin en önemli kaynağı bu.

Umutlu değilim ama yine de umarım Çeşme bir daha böyle hoyrat bir tek adam yönetimi yaşamaz.

 


  YORUMLAR YORUM YAP | 0 Yorum
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  DİĞER GÜNDEM Haberleri
  HABER ARŞİVİ
  HAVA DURUMU
PUAN DURUMU
Takım O G M B A Y P AV
1 Galatasaray 36 28 4 4 83 27 88 +56
2 Fenerbahçe 36 25 6 5 87 42 80 +45
3 Beşiktaş 36 23 4 9 78 36 78 +42
4 Adana Demirspor 36 20 7 9 76 45 69 +31
5 Başakşehir FK 36 18 10 8 54 37 62 +17
6 Trabzonspor 36 17 13 6 64 54 57 +10
7 Fatih Karagümrük 36 13 11 12 75 63 51 +12
8 Konyaspor 36 12 9 15 49 41 51 +8
9 Kayserispor 36 15 16 5 55 61 47 -6
10 Kasımpaşa 36 12 17 7 45 61 43 -16
11 MKE Ankaragücü 36 12 18 6 43 53 42 -10
12 İstanbulspor 36 12 19 5 47 63 41 -16
13 Antalyaspor 36 11 17 8 46 55 41 -9
14 Sivasspor 36 11 17 8 46 54 41 -8
15 Alanyaspor 36 11 17 8 54 70 41 -16
16 Giresunspor 36 10 16 10 42 60 40 -18
17 Ümraniyespor 36 7 20 9 47 64 30 -17
18 Gaziantep FK 36 6 23 7 31 72 25 -41
19 Hatayspor 36 6 25 5 19 83 23 -64
Takım O G M B A Y P AV
1 Samsunspor 36 23 4 9 70 26 78 +44
2 Çaykur Rizespor 36 18 4 14 64 35 68 +29
3 Pendikspor 36 19 7 10 65 36 67 +29
4 Bodrumspor 36 18 10 8 55 34 62 +21
5 Sakaryaspor 36 20 14 2 59 47 62 +12
6 Eyüpspor 36 18 10 8 40 30 62 +10
7 Göztepe 36 17 9 10 45 28 60 +17
8 Manisa FK 36 15 10 11 53 47 56 +6
9 Keçiörengücü 36 16 12 8 59 47 56 +12
10 Bandırmaspor 36 15 11 10 55 58 55 -3
11 Boluspor 36 14 12 10 44 46 52 -2
12 Altay 36 11 14 11 45 45 41 0
13 Erzurumspor FK 36 11 16 9 43 48 39 -5
14 Tuzlaspor 36 11 20 5 42 52 38 -10
15 Gençlerbirliği 36 10 18 8 46 55 38 -9
16 Altınordu 36 9 19 8 41 57 35 -16
17 Adanaspor 36 6 23 7 32 76 25 -44
18 Denizlispor 36 7 24 5 35 67 23 -32
19 Yeni Malatyaspor 36 4 25 7 22 81 16 -59
Takım O G M B A Y P AV
1 Kocaelispor 38 25 4 9 73 28 84 +45
2 Bucaspor 1928 38 24 5 9 63 22 81 +41
3 İskenderunspor A.Ş. 38 23 7 8 65 31 77 +34
4 1461 Trabzon FK 38 22 8 8 62 27 74 +35
5 Van Spor FK 38 21 6 11 58 27 74 +31
6 Ankara Demirspor 38 20 7 11 65 32 71 +33
7 Karacabey Belediye Spor 38 19 8 11 55 31 68 +24
8 Fethiyespor 38 16 15 7 59 51 55 +8
9 Zonguldak Kömürspor 38 15 15 8 45 50 53 -5
10 Serik Belediyespor 38 14 13 11 54 43 50 +11
11 Kırşehir FSK 38 12 14 12 49 54 48 -5
12 Kırklarelispor 38 10 12 16 38 35 46 +3
13 Etimesgut Belediyespor 38 11 15 12 43 51 45 -8
14 Kastamonuspor 38 11 17 10 41 47 43 -6
15 Sarıyer 38 10 16 12 46 57 42 -11
16 Uşak Spor 38 8 21 9 37 64 33 -27
17 Balıkesirspor 38 6 22 10 32 76 25 -44
18 Pazarspor 38 4 23 11 29 79 23 -50
19 Adıyaman FK 37 5 24 8 22 70 23 -48
20 Diyarbekir Spor 37 2 26 9 18 79 15 -61
Takım O G M B A Y P AV
1 Yeni Mersin İY 34 19 4 11 49 21 68 +28
2 Belediye Derincespor 34 18 4 12 51 24 66 +27
3 Belediye Kütahyaspor 34 18 5 11 52 34 65 +18
4 52 Orduspor FK 34 19 8 7 54 34 64 +20
5 Nevşehir Belediyespor 34 16 8 10 52 40 58 +12
6 Karaköprü Belediyespor 34 16 10 8 44 32 56 +12
7 Karşıyaka 34 15 10 9 44 28 54 +16
8 Çatalcaspor 34 11 12 11 40 39 44 +1
9 Amasyaspor Futbol Kulübü 34 11 12 11 33 36 44 -3
10 Elazığspor 34 12 16 6 44 53 42 -9
11 1922 Konyaspor 34 11 15 8 42 47 41 -5
12 Hacettepe 1945 34 9 16 9 41 50 36 -9
13 Ağrı 1970 Spor 34 8 14 12 23 39 36 -16
14 Edirnespor 34 10 19 5 35 45 35 -10
15 1954 Kelkit Bld.Spor 34 7 13 14 25 35 35 -10
16 Yomraspor 34 7 14 13 36 42 34 -6
17 Eskişehirspor 34 6 20 8 39 69 26 -30
18 Şile Yıldızspor 34 5 18 11 29 65 26 -36
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
  ANKET Tüm Anketler
Web sitemize nasıl ulaştınız?
  NAMAZ VAKİTLERİ
nöbetçi eczaneler
  HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI