![]() |
Tweet |
İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik yürütülen mali soruşturma kapsamında tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in ifadesi ortaya çıktı. Soyer, hakkında yöneltilen suçlamalara ilişkin detaylı savunma yaparken, yaşamına dair çarpıcı bir açıklamada bulundu: “Alaçatı Port’ta değil, Seferihisar’ın Ulamış Köyü’nde yaşıyorum.”
“Kararlar Meclis Oybirliğiyle Alındı”
Soyer, soruşturma kapsamında gündeme gelen kentsel dönüşüm projeleriyle ilgili savunmasında, alınan tüm kararların İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nde oy birliğiyle kabul edildiğini vurguladı. AK Parti ve diğer muhalefet partilerinin de projelere destek verdiğini belirten Soyer, şu ifadeleri kullandı:
“Vatandaşın cebinden daha az para çıkması için kooperatifleşme modelini önerdik. İZBETON’un yüzde 1 KDV avantajı ile vatandaşlara uygun şartlarda müteahhitlik hizmeti sunmasının önü açıldı. Bayraklı’daki Halk Konut projelerinden ilham alarak İzBETON’un kooperatifler aracılığıyla projelere dahil olmasına karar verdik. Bu kararların tamamı belediye meclisinde oy birliğiyle alındı.”
“İZBETON’un Süreçlerine Dahil Olmadım”
Soyer, kooperatiflere yapılan devirlerin ve sözleşmelerin İZBETON Genel Müdürü Heval Savaş Kaya tarafından yürütüldüğünü belirtti. “Bu işlemlerde benim bir dahlim yoktur” diyen Soyer, herhangi bir usulsüzlük olmadığını savundu.
“Ekonomik Kriz Gecikmenin Nedeni”
İnşaat projelerindeki gecikmelere de değinen Soyer, artan maliyetler ve ekonomik kriz nedeniyle ilerlemenin yavaşladığını ifade etti. “Bu durum inşaatların tamamlanmayacağı anlamına gelmez” dedi.
“Suçlamalar Kesinleşmiş Değil”
Kendisine yöneltilen suçlamalarda belirtilen zarar tespitlerinin kesinleşmediğini belirten Soyer, kira yardımı gibi süreçlerin belediye meclisi kararıyla yürütüldüğünü ve kişisel bir sorumluluğu olmadığını ifade etti.
“Köyde Yaşıyorum, Lüks Semtte Değil”
Soyer, kişisel hayatıyla ilgili de dikkat çeken bir açıklamada bulunarak şu sözleri dile getirdi:
“20 yıl önce EXPO Genel Sekreterliği görevinde milyonlarca doları tek imzayla yönettim. Sonrasında Seferihisar ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevlerinde milyarlarca liralık bütçeleri idare ettim. Şu anda Alsancak’ta ya da Alaçatı Port’ta değil, Seferihisar’ın Ulamış Köyü’nde, 900 metre kırsalda, 75 metrekareye oturan 2,5 katlı mütevazı bir evde yaşıyorum. Mızrak çuvala sığmaz. Nitelikli ya da niteliksiz dolandırıcılık bu haneye sığmaz. Üzerime atılı suçlamaları reddediyorum.”
Aslanoğlu: “Tüm faaliyetler yasal çerçevede yürütüldü”
CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu da ifadesinde suçlamaları reddetti. Kooperatif başkanlığı yaptığı dönemde tüm işlemlerin yasal çerçevede yürütüldüğünü belirten Aslanoğlu şunları kaydetti:
“Alt yüklenici olarak görev yaptığımız dönemde, bizim de alt yüklenicimize iş vermemiz ihale suçu değildir. Kooperatifte 1 yıl başkanlık yaptım, ayrıldığımda ibra edildim. Mühürlenene kadar inşaatlar da devam etti. Her bir vatandaşın alacak davası açma hakkı vardır ancak hakkımda açılmış bir hukuk davası yoktur. Dolandırıcılık suçu yoktur. Gözaltında tutulmam adaletli değildir.”