Bugun...
SON DAKİKA

Uğurlar Ölmez!

 Tarih: 24-01-2024 21:47:00
SELMA ARTAR

24 Ocak 1993'te Ankara'da Karlı Sokak'taki evinin önünde, arabasına konan C-4 tipi plastik bombanın patlaması sonucu faili meçhul cinayete kurban giden araştırmacı gazeteci / yazar Uğur Mumcu, ölümünün 31’inci yıl dönümünde çeşitli törenlerle anıldı.

 

Mumcu, tam bağımsız Türkiye mücadelesinin yılmaz neferiydi. Kalemini satmamanın bedelini canıyla ödedi. Aynı zamanda samimi bir Atatürkçü’ydü. Atatürk üzerinden siyasi ve maddi çıkar devşirenler karşısında daime Uğur Mumcu’yu buldu. Yaşasaydı Atatürk maskesiyle cebini dolduranların karşısına ilk o dikilirdi.

 

Uğur Mumcu, gerçeğe âşık, cesur bir gazeteciydi. Gerçeği, en ince noktasına kadar araştırarak ve belgelere dayanarak, cesurca yazar, olabilecekleri de önceden öngörürdü. Tıpkı kendisinin öldürüleceğini öngördüğü gibi…

 

Buna rağmen ödün vermeden, korkusuzca ve inatla gerçeklerin üstüne gitti, gerçeklerin üzerinin örtülmemesi için hayatı pahasına mücadele etti.

Ona göre; “Cesur bir kez, korkak bin kez ölür!” dü.

Öldürüldü!

Ülkeyi adeta aydınlar mezarlığına çeviren o karanlık yıllarda yaşatmadılar Uğur Mumcu’yu…

Dönemin Başbakanı Demirel ve Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü “Cinayeti çözmenin devletin namus borcu” olduğunu söylerken, dönemin Emniyet Müdürü Mehmet Ağar, Güldal Mumcu’ya; “Öyle bir iş ki, bir duvar gibi… Bir tuğla çekersek duvar yıkılır.” demişti.

Gerçektende o tuğlayı çekmeye bugüne kadar kimse cesaret edememiş, pek çok kişinin tuğlanın altında kalacağından korkulmuştur.

Taa ki organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in yayınladığı son videosuna kadar. Peker, videosunda Uğur Mumcu’nun katilinin Mehmet Ağar olduğunu iddia etmiş ve devamındaki beyanlarında; “Uğur Mumcu, görüşüne katılırsınız katılmazsınız. Bence şehittir. Neden öldürüldü? Öldürüldüğü zaman yazdığı yazılara bakın. Terör bölgelerinde uyuşturucu tarlaları olur, satışları olur ve silah ticareti.

Uğur Mumcu şehit ediliyor. Yanına ilk gelen kim, katil en önce gelir Mehmet Ağar. Eşine diyor ki, “Ben buradan bir tuğla çekersem devlet aşağı iner.” Bu meşhur sözdür. Devletin içinde yaşayanlar bunu bilirler. Uğur Mumcu, temiz adam, saf adam, tek başına bir adam." demiştir.

Eşi Güldal Mumcu da bu cümleye atıfta bulunarak şunları yazmıştı; “Senelerdir Uğur Mumcu cinayetinin aydınlatılması için kim ne biliyorsa anlatsın, işin ucu kime dokunuyorsa dokunsun dedik. Bu görüşümüzü korumaya devam ediyoruz. Çekin tuğlaları yıkılsın duvar altında kim kalırsa kalsın.”demişti.

 

Uğur Mumcu’nun öldürüldüğü yıllar, Türkiye’nin en karanlık yıllarıydı. Çetin Emeç, Turan Dursun, Bahriye Üçok, Musa Anter, Metin Göktepe, hepsi öldürüldü.

 

Uğur Mumcu’nun 

“Katiller Demokrasisi Hırsızlar Düzeni” adlı kitabında dediği gibi;

“İnsanlara can güvenliği sağlayamamış bir düzene hukuk devleti denilemez. Devrimcilerin faili meçhul cinayetlere kurban gittiği bir düzene demokrasi denilemez. Yolsuzlukların devlet yetkililerini sardığı bir düzene Anayasa düzeni denilemez. Bu, katiller demokrasisidir. Bu, hırsızlar düzenidir.”

 

Aradan tam 31 yıl geçmesine rağmen ne o tuğla çekildi ne de gerçek failler ortaya çıktı ama Uğular Ölmedi!

  YORUMLAR YORUM YAP | 0 Yorum
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
YUKARI